Büyükşehir Belediye Erzurumspor’un oldukça sancılı geçen kongre süreci camiayı çok yıprattı...
Büyükşehir Belediye Erzurumspor’un oldukça sancılı geçen kongre süreci camiayı çok yıprattı...
Süreç açıkça söylemek gerekirse tüm taraflarca son derece kötü yönetildi...
Kulübün Onursal Başkanı ve Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen’in “25 milyon TL teminat isterim”, “kepçe bile vermem”, “Beni aramasınlar”, “Randevu vermem”, Kulüp Başkanı Ömer Düzgün’ün “aday değilim” açıklamaları doğru değildi...
Buna karşılık başkan adayları Ali Demirhan ve Kürşat Karakaş’ın “Hiçbir aday beni aramasın, ben yokum” diyerek kapıları kapatan Mehmet Sekmen’i “olmazsa olmaz” gösterip, günlerce “randevu” arayışına girmeleri de...
Ve en nihayetinde sürecin sonuna kadar kamuoyunu meşgul edip, “randevu alamadık”, “delege belediyenin” diyerek kongre salonuna gelmemeleri de doğru değildi...
Madem Sekmen icazet vermedi diye kongre salonuna gelmeyecektiniz, kapıları çok net bir şekilde kapatan Sekmen’in bu açık tavrına rağmen günlerce kamuoyunu meşgul edip, taraftarların sinir uçlarıyla neden oynadınız?
İster “blöf” deyin, ister “senaryo” deyin, isterse de “gerçek” deyin...
Bir gerçek var ki, kongre salonuna gelen de, adaylığını koyan da ve kulübün zor gününde elini taşın altına koyan da Ömer Düzgün’den başkası olmadı...
Kongre salonundaydım ve delege olarak ben de oy kullandım...
Salonu da gördüm...
Hiç de delege yapısı söylendiği gibi belediye personelinden oluşmuyordu...
Çoğunluğu tribünlerden gözlerimizin aşina olduğu simalardı delegeler...
Sosyal medyada “passolig yakma” kampanyasını, bir anlık öfke, kızgınlık olarak yorumluyor, sakinleşen kafaların yaptıklarından pişman olacaklarına inanıyorum...
Aşırı sevgi ve kendilerince hayal kırıklığı yaşamanın bir sonucu diye düşünüyorum ve onları da anlıyorum...
Tepkilerden bizler de nasibimizi aldık, adımız “belediye yalakalarına” çıktı...
Bu tepkilere de eyvallah...
Tepkilerin odağına Büyükşehir Belediyesi’ni ve Onursal Başkan Mehmet Sekmen’i yerleştirenlere sadece bir hatırlatmada bulunmak istiyorum; Bugün küme düştüğümüz için suçladığımız Süper Lig’e bizi taşıyan da Mehmet Sekmen’in koyduğu iradeydi arkadaşlar...
Evet, yanlışlarını söyleyeceğiz ki, şahsen söylüyorum...
Başkan Sekmen’i doğru zemin çekmemiz gerektiğini zaten başından beri ifade ediyorum...
Başkan Sekmen’in, belediyeyi temsilen yönetime soktuğu birkaç isime, kulüp başkanlarına ve yöneticilere karşı saygılı olmayı, onları ezmeye kalkmamalarını söylemesi gerektiğini de belirtiyorum...
Bugün insanları bu kadar kızdıran noktaya getirenlerin bizzat belediye adına yönetimlere giren birkaç isim olduğunu Başkan Sekmen’e doğru bir dille anlatmamız gerekiyor, “elini çek” diyerek bunu yapamayız sevgili Erzurumsporlular...
Yaşananlar yaşandı, olanlar oldu...
Herkes eteğindeki taşı döktüğüne göre...
Artık önümüze bakma, geçmişe bir sünger çekme zamanı geldi...
Ne kadar geriye dönersek, o kadar fazla zarar görürüz...
Bu saatten sonra beyaz sayfa açıp, önümüze bakmaktan başka seçenek yok...
Evet, küme düşme sürecinde yapılan hatalardan başarılı bir işadamı olan Ömer Düzgün’ün dersler çıkardığına eminim...
Yönetimine şehrin genç ve dinamik yeni nesil iş insanlarını alması da bunun bir göstergesi...
Tıpkı Hüseyin Üneş’in yaptığı gibi küme düşüren ve aynı zamanda da Süper Lig’e taşıyan başkan olarak tarihe geçmek için ciddi fedakarlıklar yapacağını şimdiden görebiliyorum...
Transfer dönemi Erzurumspor için resmen başladı...
Bu süreçte hata yapmamaları, paniğe kapılıp yanlış transferlere yönelmemeleri için biraz kafalarının rahat olmasını sağlamalıyız...
Devre arasında yaşananların tekrarlanmayacağını düşünüyorum...
Ciddi bir oyuncu havuzuna sahip ve Erzurumspor aşığı Sportif Direktör Muzaffer Bilazer’in görevde olmasının da Ömer Düzgün için bir şans olduğuna inanıyorum...
Bize düşen, bu süreçte destek olmak, panikle değil, sakin bir şekilde çalışmalarını sağlamak...
Hata yaparlarsa elbette söyleyeceğiz ama daha sakin, daha yapıcı bir şekilde...
En azından ben böyle yapacağım...
Geçmişe bugün itibariyle bir sünger çekip, beyaz bir sayfa açıyorum...
Fazla birşey kaybetmeyiz ama kazanımlarımız çok olabilir...
Yeniden Süper Lig’i görmek istiyorsak, sizleri de sünger çekmeye beklerim...